google-site-verification=8PXa2XQsrWOv1yvQkbA71RfkAM0-ZS-Mr-eoWswhC2U
evlilik cinsel terapist nesrin örek 05057675885
nesrinorek@yahoo.com
ERKEKLERDE GÖRÜLEN CİNSEL İŞLEV BOZUKLUKLARI
01/02/2018
- ERKEKLERDE GÖRÜLEN CİNSEL İŞLEV BOZUKLUKLARI - A. Cinsel İstek Bozuklukları - Cinsel İsteksizlik -Cinsel Tiksinti Bozukluğu Hiperseksüalite B.Cinsel Uyarılma/Setleşme Bozuklukları - Cinsel Güçsüzlük/ Empotans C.Orgazmla / Boşalma ile ilgili Bozukluklar -Erken Boşalma - Geç Boşalma - Geriye Doğru Boşalma -Hiç Boşalama - Spermsiz Boşalma -Ağrılı Boşalma, D. Cinsel ağrı Bozuklukları , E.Genel Tıbbi Duruma Bağlı CİB, F. Madde Kullanımına Bağlı CİB, G.Başka Türlü Adlandırlamayan CİB - Cinsel Fobiler - Maskalanmiş Bozukluklar Cinsel yanıtların fizyolojik bir döngüsü vardır. Bu döngü içinde; istek, uyarılma, orgazm ve çözülme gibi evreler bulunur. başka bir deyişle, erkekte tamamlanmış bir cinsel aktivite için önce bu yönde bir istek olması, bu isteği bir uyarılmanın izlemesi ve nihayet uyarılmanın ulaştığı bir donuk noktası yani orgazmın gerçekleşmesi gerekir. Bu döngünün sağlıklı işleyişi çeşitli biyolojik (vasküler, hormonal, nörolojik) ve psişik etkenlerin karşılıklı ve uyumlu bir etkileşimini gerektirir. Bu biyolojik ve psişik sistemleri veya aralarındaki karmaşık etkileşimleri olumsuz yönde etkileyen nedenler, cinsel yanıtlarım fizyolojik döngüsünü bozarak cinsel işlev bozujluklarına (CİB) neden olur. Cinsel işlev bozukluklarına neden olabilecek etmenler; tutucu ve kısıtlayıcı yetiştirme tarzı, cinsel eğitimsizlik, iletişim eksikliği, ana-babanın erken yaşlarda ölümü ya da boşanması, özel gizliliğe saygı, ikincil seks karakterlerine tepki, utanma, aşağılanma, hayal kırıklığı, travma, taciz, ilk deneyimle ilgili özellikler, mastürbasyonla ilgili tutum, homoseksüel ilgi, dini çatışmalar, cinsel mitler, sadakatsizlik, çocuk doğumu, aşırı beklentiler, eşle ilgili sorunlar, performans anksiyetesi, yakınlık korkusu, iletişim sorunları vb. sürdürücü etmenler olarak ele alındığından, cinsel işlev bozukluklarının tedavisinde bu hazırlayıcı, başlatıcı ve sürdürücü etmenlerin ortadan kaldırılması esas alınmaktadır. Cinsel mitler (yanlış bilgilenme) cinsel işlev bozuklukların oluşumunda hem hazırlayıcı, hem başlatıcı ve hem de sürdürücü niteliği ile çok önemli yer tutar. İşte bu nedenle de cinsel mitlerin değiştirilmesi ve yerine doğru bilgilerin aktarılması kişilerin cinsel sorunlarının çözümüne katkıda bulunur. Cinsel mitlerin tedavisi var mı? Evet var. Tedavi olarak ilaçtan ziyade, eşler arasında cinsel uyumu oluşturmayı amaçlayan cinsel terapi öncelikli olarak kullanılır. Cinsel mitler ve yol açtığı sorunlar konusunda var olan sorunun kimden kaynaklandığının çok iyi bilinmesi, her iki tarafın itici gelmesi muhtemel yönlerinin cinsel terapist yardımıyla saptanması ve bu konuda çiftin kendilerini geliştirmesi rehberlik ermesi çok önemlidir.
Uzm. Psikoterapist Nesrin Örek - Aile ve Çift Terapisti- Cinsel Terapist 0505 767 58 85
|
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
Cinsel isteksizlik nasıl ele alınmalı ve tedavi edilmelir? - 01/02/2018 |
Cinsel isteksizlik nasıl ele alınmalı ve tedavi edilmeli? Eşlerin cinsel istek düzeyleri belirgin olarak |
BOŞANMA VE STRES - 31/01/2018 |
Evlenme gibi boşanma da bir DURUMDUR ve bu duruma yol açan çok sayıda sosyal, kültürel, ekonomik ve psikolojik faktör bulunmaktadır. |
Cinsel Kimlik Gelişiminde Aile Tutumunun Önemi - 31/01/2018 |
Cinsel Kimlik: Bireyin kendi bedenini ve benliğini, belli bir eşeylik (cins) içinde algılayışı, kabullenişidir. Kişi kendini; erkek, kız , ya da eşeysiz, her iki cins olarak algılar. |
Cinsel Kimlik Gelişiminde Aile Tutumunun Önemi - 31/01/2018 |
Cinsel Kimlik: Bireyin kendi bedenini ve benliğini, belli bir eşeylik (cins) içinde algılayışı, kabullenişidir. Kişi kendini; erkek, kız , ya da eşeysiz, her iki cins olarak algılar. |
Bir Kaçınma ve Erteleme Hastalığı VAJİNİSMUS - 30/01/2018 |
Vajinismus geleneksel olarak “psikofizyolojik” bir bozukluk olarak tanımlanır. -Doğru olan bu tanının konması için bozukluğun sürekli ya da yineleyici bir biçimde görülmesi gerekir. |